Herkese Merhaba,
Uzun zamandır okuduğum kitaplar hakkında paylaşım yapmadığımı fark ettim. Bu defa, sizi size en iyi şekilde anlatacak bir kitap önerisinde bulunacağım; “İnsan Olmak”. Sıradan psikoloji kitapları sizi de sıkıyorsa, bu kitap doğallığı, gerçekçiliği ve sade diliyle tam size göre. Psikiyatri Profesörü Engin Geçtan’ın kaleme aldığı “İnsan Olmak” kitabı, her birimizin okuması, paylaşması ve evimizin baş köşesinde mutlaka bulunması gereken bir kitap! Bu kitabı benimle tanıştıran İzmir’deki çok sevgili dostum Ali’ye sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum 🙂
1983 yılında yayınlanan kitap, aradan 35 yıl geçmesine rağmen güncelliğinden hiçbir şey kaybetmemiş. Okuyunca bana katılacağınıza eminim.
Kitaptan bazı alıntıları aktarmak istiyorum:
“İnsan kendine değer verebildiği oranda başkalarına da değer verir; diğer insanlara gerçek anlamda değer verdiğini hissettikçe kendisini de değerli bulur.”
““Yapamam ki!” gerekçesiyle gerçekleştirmekten kaçındığımız davranışların çoğu aslında yapmak istediklerimizdir. Yapmak istemediklerimiz zaten aklımıza gelmez.”
“Gerçek anlamda sevgi, diğer insanları da kendimiz kadar sevebilmeyi içerir, kendimizden çok ya da kendi yerimize değil.”
“Eğer bir insan, abartılmış bazı davranışlar gösteriyorsa gerçekte o davranışların tam karşıtı duygular yaşamakta olduğunu da düşünmek gerekir. Bir insan diğer insanları ne denli çok sevdiğinden söz ediyorsa, bunu neden ilan etme gereğini duyduğu sorusu da akla gelir. İnsanları gerçekten seven biri, bunu sürekli dile getirme gereğini duymaz, sevgisini yaşantıya çevirir.”
“İnsan bir zaman tüketicisidir. Üstelik bize ayrılan bu zaman oldukça sınırlıdır da. Ama yine de çoğumuz yapmak istediklerimizi sonsuza dek zamanımız varmışçasına erteleriz.”
“”O bensiz yapamaz!” sözü aslında, “Ben onsuz yapamam!” gerçeğinin saptırılmasından başka bir şey değildir.”
“Bir insan diğer bir insana aşırı oranda bağımlıysa bu onun kendi varoluş sorumluluğunu üstlenmekten kaçınmakta olduğunu gösterir.”
“Sorumluluğunu üstlenen kişi özgürdür. Özgür insan daha az korkar, onun için sevebilir.”
“Kimse siyah ya da beyaz olarak nitelendirilemez. Aslında hepimiz grinin tonlarıyız. Kimimiz daha koyu, kimimiz daha açık.”
“Kendisine değer vermeyen insan başkalarının duygusal ihtiyaçlarını da algılayamaz.”
“Dünyada iki tür insan vardır: yaşayanlar ve yaşayanları seyredip eleştirenler. Seyretmek ölümü, katılmak ise yaşamı simgeler.”
Ve daha niceleri bu değerli kitapta..
Kendinizle yüzleşmek, insanlık hallerini görmek, hatalarınızı/eksiklerinizi fark etmek, kendinizi iyileştirmek ve yenilemek, değerinizin farkına varmak, daha sağlıklı nesiller yetiştirmek, veremediğiniz kararları vermek için bu kitabı okumanızı tavsiye ediyorum.
Zaman zaman gözlerinizin yaşaracağını, okurken kitabın her köşesine notlar alacağınızı, kendinizde farkettiklerinizi onarmak için tekrar tekrar okumak isteyeceğinizi vurgulamadan geçemeyeceğim.
Bu değerli kitabı bizlere bıraktığı için, geçtiğimiz sene Şubat ayında kaybettiğimiz Engin Gençtan’a şükranlarımı sunarak, kendisini saygıyla anıyorum.
Sevgiler.
0 yorum